Page 9 - Kastamonu Genç Akademi Dergisi 2. Sayı
P. 9
info@kastamonugencakademiderigisi.com
nehirlerin hangi savaşlara veya medeni ve için bu kadar dramatik bir giriş yaptı. “Aşk olsun
bilimsel gelişmelere sebep olduğunu bilmeye baba tabi ki gider alırım. Ne istersen. Sonuçta
ihtiyacınız var. Noktalar birleşince o nehrin aldığımız nefesi sana borçluyuz” diye gülerek
ismini ve hangi ülkelerden geçtiğini yanıt verdim. Tam yerimden kalkmaya
unutmayacaksınız zaten. Bu durum çok sayıda hazırlanıyordum ki. Babam bana “Güzel. Peki
farklı ders için geçerli: Muhammet... o zaman senden baban olarak
basketbol antrenmanlarını da bırakmanı ve onun
Beden eğitimi ve biyoloji. Müzik ve yerine futbola ağırlık vermeni istesem? Her şeyi
matematik. Edebiyat ve felsefe. Eğitim sistemini borçlu olduğun babanı kırar mısın?” diye sordu.
yeniden dizayn edebileceksek bir gün, konuların “Yani çok mutlu olmam ama seni bu kadar mutlu
asla böyle izole şekilde aktarılmasına müsaade edecekse spor spordur der onu da yaparım
etmemeliyiz. Ezberciliği doğuran esas sebep bu babacım.” dedim ama yavaştan da bir tedirgin
çünkü. Anne ve babalarımız, bir alanda olmaya başladım. Babam, Pekiii... dedi. İstediğin
uzmanlaşmış hocalar kadar o alanları tek tek mesleği değil de benim istediğim mesleği
bilmezler. Ama uzun hayatları sırasında bazı yapacaksın desem? Benim gösterdiğim kızla
noktaları birleştirmeyi başarmışlardır. Bu evlenecek, benim uygun gördüğüm insanlarla
nedenle hayata bakış açımızı okuldan ziyade arkadaşlık edecek, saçını benim istediğim gibi
ailemiz şekillendirir. Babamın bu anlamda benim kestirecek, benim istediğim tarzda giyineceksin
üzerimde çok etkisi olmuştur örneğin. Gençlik desem... Benim istediğim şekilde inanacak ve
yıllarımdan itibaren bana olaylara farklı benim dünya görüşlerimi savunacaksın desem. O
bakabilme, tersinden düşünme ve bu şekilde zaman bana ne dersin? Diye sordu dondum
sorgulama yetisini o kazandırdı. Hiç unutmam kaldım. Biraz düşündüm ve sonunda e bunları da
henüz lise yıllarındayken bir akşam evde babam ben seçemeyeceksem “hayata getirmeseydiniz
bana sordu: daha iyiydi derim.” o zaman baba dedim. Babam
gülümsedi ve “aferin oğlum” dedi ve ardından
Oğlum hayatından memnun musun? ömrüm boyunca aklımdan hiç çıkmayacak ve
Okulundan, odandan, kıyafetlerinden, yediğinden bana daima yol gösterecek olan şu cümleyi etti:
içtiğinden memnun musun? dedi. Ben de “gayet
memnunum” dedim. Şimdi söyle bakalım bunlar “İşte. Hayatını, her şeyini, her nefesini
kimin sayesinde? Diye sordu. Ben de annemin borçlu olduğun babana bile kontrolünü vermeyi
babamın sizlerin sayesinde tabi ki babacım anlamsız bulduğun bu şeyleri; hiçbir ideolojinin,
dedim. Bunun üzerine babam bana “O zaman hiçbir siyasi önderin ya da hiçbir otorite
sana şimdi git bakkaldan istediğimi al desem figürünün sana dikte etmesine müsaade etme
beni üzmez hemen dediğimi yaparsın değil mi oğlum.” Bildiğiniz bilmediğiniz her felsefe,
oğlum” diye sordu. Ben tabi konunun buraya ideoloji ve inanç eninde sonunda hayattaki
varacağını hiç hesap etmediğim için bir amacımızı sorgulamak için vardır. Bu inanç ve
afalladım. Ama madem babam bir paket sigara değer sistemleri üzerinden ‘bu hayata ne için
2