Page 15 - Kastamonu Genç Akademi Dergisi 1. Sayı
P. 15

oldukları  yönünde  bir  düĢünceye  kapılmıĢlardır.  Zaten  Versailles  antlaĢmasının  ağır  ve

               aĢağılayıcı  maddelerini  unutamamıĢ  Almanlar,  bunu  milliyetçi  düĢüncelerle  birleĢtirince,
               Adolf Hitler‟in peĢinden savaĢa gitmiĢlerdir.


               Milliyetçiliği, faĢizm boyutunda ve de sosyalizmle birleĢtirerek bunu Alman halkına uyumlu
               hale getiren Hitler „nasyonal sosyalizm‟ ideolojisini ortaya çıkarmıĢtır. Milliyetçi bir ideoloji

               olarak nasyonal sosyalist iktidar, Alman ırkının eĢsiz ve üstün olduğunu düĢündüğünden ve

               aĢırı milliyetçi duygularla hareket ettiğinden, eski düĢman ülkelerle irtibatlarda aĢağılayıcı ve
               sert  tavırlar  sergilemiĢtir.  Nasyonal  sosyalist  ideoloji  altında,  Almanlar,  Polonya  gibi  bir

               ülkeyi açıkça iĢgal etmiĢ ve bunu yapmaktan hiç çekinmemiĢlerdir. Bu faĢist ve koyu ideoloji
               bir  ülkeyi  savaĢ  makinesi  haline  getirmiĢ  ve  Almanları,  Avrupa‟nın  iĢgaline  kadar

               götürmüĢtür.


               Aynı  dönemde  Ġtalya  incelendiğinde  FaĢist  ideolojinin  tam  anlamıyla  yaĢandığı  bir  ülke
               görmekteyiz.  1922  Mussolin‟nin  iktidarı  kazanmasıyla  faĢizm  Ġtalya‟nın  resmi  ideolojisi

               haline gelmiĢ ve faĢizmin açıkça bir yönetim Ģekli olarak sadece bu dönemde uygulanmıĢtır.

               Ġtalyan faĢizmi iki savaĢ arası dönemde bir diktatörlük yöntemi olarak tarihe geçmiĢtir. ÇeĢitli
               ekonomik  sıkıntılar  çeken  Ġtalyan  halkı,  sağ  partiler  aracılığıyla  faĢist  yönetim  altında

               toplanmaya  baĢlamıĢtır.  FaĢist  ideolojinin  Ġtalyan  dıĢ  politikasına  ilk  etkisi,  Nazi
               Almanya‟sında olduğu gibi intikam ve sembolik olaylar olmuĢtur. 1. Dünya savaĢında vaat

               edilmesine  karĢın  Ġtalya‟ya  verilmeyen  Fiume‟yi  unutmayan  Ġtalya,  Yugoslavya‟ya  politik
               baskı  yapmaya  baĢlamıĢ  ve  neticesinde  Fiume  Ġtalya‟ya  verilmiĢtir.  FaĢist  ideolojinin  güç

               göstermekten çekinmeyen ve güçlü olma isteğiyle hareket eden Ġtalya, Yunanistan‟la da dıĢ

               politikasını  belirlerken  güç  kullanmaktan  çekinmemiĢtir.  Ġtalyan  temsilcisi  ve  üç  asistanını
               Yanya‟da öldürülmesinin ardından Ġtalya ve Yunanistan arasındaki ipler iyice gerilmiĢ, Ġtalya

               50 milyon liret tazminat istemiĢtir. Ġtalyan baskısına rağmen, suçluların Yunanistan tarafından

               yakalanmaması üzerine Ġtalya Korfu adasını iĢgal etmiĢtir. Bu zorlayıcı diplomasi sayesinde,
               hoĢnut olunmasa da Milletler Cemiyeti Yunanistan‟ı  diplomatik  düzeyde özür dilemeye ve

               tazminat ödemeye zorlamıĢ buna karĢılık Ġtalya adadan çekilmiĢtir. (ekonomi, 2018)

               FaĢist ideoloji ve diktatörlüğün hüküm sürdüğü Ġtalya, Uluslararası ortamın bu durumundan

               rahatsız  olduğunun  ve  yalnız  olmanın,  zaten  gözler  üzerindeyken  tehlikeli  olacağının

               farkındaydı. Bu sebeple uluslararası ortamda müttefik arayıĢı girdi. Arnavutluk üzerinde etkisi
               iyice  artan  Ġtalya  Zogu‟nun  iktidarı  ele  geçirmesine  yardımcı  olmuĢ,  daha  sonrasında  da

               büyük  ekonomik  yardımlar  yapmıĢ  ve  1929  buhranından  sonra  kendisine  muhtaç  hale



                                                           10
   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20