Page 40 - Kastamonu Genç Akademi Dergisi 1. Sayı
P. 40
biçimde oluĢturulabilir. KuĢaklar arası iletiĢimde karĢılaĢılan zorluklar, özellikle
içinde bulunduğumuz yüzyılda dünyaya gelen gençlerle iletiĢimde daha çok
yaĢanmaktadır. Genç kuĢak, doğumuyla birlikte teknolojiyle tanıĢan bireylerden
oluĢmaktadır. Onlar açısından teknolojik değerler, dini motifli değer ve tercihlerini
önceleyen bir bakıĢ açısının geliĢimini beraberinde getirmektedir.
Gençler ile iletiĢim kurarken onların yaĢam tarzlarının ve temel özelliklerinin dikkate
alınması, geliĢtirilecek modellerde yeni bir iletiĢim ve din dilinin tercih edilmesi
gerekmektedir. Gençlerle iletiĢimde üstenci ve yargılayıcı bir tarz yerine, milli ve
manevi değerlerin yanı sıra evrensel ahlaki değerlerle da uyumlu, bilimsel olarak
temellendirilebilir gerçekliklerle çatıĢmayan özgürlükçü, eleĢtirel ve akılcı bir dile
ihtiyaç bulunmaktadır. Bu ihtiyaç, ertelenemez ve bizden sonraki kuĢaklara
devredilemez öncelikte bir zorunluluğa dönüĢmüĢ durumdadır. Eğitim ve din eğitimi
alanında sosyal politika yapıcıların ve uygulayıcıların gençleri daha çok dinlemeye;
buna karĢın daha az konuĢmaya ve daha çok çalıĢıp gençlik sorunlarını kapsamlı saha
çalıĢmalarıyla ortaya koymaya; gerçekçi, yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler
üretmeye yönelmesi gerekir.
13) ÇalıĢmalarınızda hem gençlere hem de yaĢlılara hitap etme gayretinde
olduğunuzu görüyoruz. Günümüzde teknolojinin de ilerlemesiyle genç ve yaĢlı
nesil arasındaki anlayıĢ farkı ziyadesiyle arttı. Gençlerin büyüklerini, büyüklerin
gençleri anlaması adına ortak paydalarımız neler olmalıdır?
Gençler, genellikle yüksek özgüvenli bir kiĢiliğe sahip oldukları için bulundukları
ortamlarda farklı sorumluluklar almayı isterler. YetiĢkinler ve özellikle yaĢlılar ise,
kendilerine saygı gösterilmesini ve tecrübelerine değer verilmesini arzu ederler. YaĢlı
bireylerin bu beklentisi, özellikle uyum becerileri düĢük olan gençleri sosyalleĢtirme,
kültürel ve akademik olarak geliĢtirme konusunda kullanılabilir. Gençler, kendilerine
hoĢgörüyle yaklaĢıldığında, bulundukları ortamlara değer katabilir ve toplumun
dinamiklerini olumlu yönde değiĢtirebilirler. Bu bağlamda sosyal politika yapıcıların
ve uygulayıcıların, gençlerle yaĢlıların uyumlu çalıĢması yönünde stratejiler
geliĢtirmesi; onların sıkça bir araya gelebileceği imkân ve ortamlar oluĢturması
gerekir. Ayrıca hem gençlerle hem de yaĢlılarla çalıĢan kiĢiler, onlarla iletiĢimde
konuĢmaktan çok dinlemeyi, anlaĢılmaktan çok anlamayı, tanımlamaktan çok
tanımayı ve yargılamaktan çok kabullenmeyi merkeze alarak hareket etmelidir.Her iki
grupla iliĢkide de aceleci tutumlar iletiĢim problemlerine yol açar. Günümüz
gençleriyle iletiĢimde öne çıkarılması gereken beceriler arasında mutlaka dijital
teknoloji okuryazarlığına yer verilmelidir. Söz konusu beceri alanı, sadece gençler
açısından değil yaĢlılar açısından da temel bir gerekliliğe dönüĢmüĢtür.
35